Yandım anam yandım … Bilmemdir kaç saat oldu, böyle oturuşum. Deniz bana ben denize baktım, iç geçirdim, arada bir de aklıma gelip beni sinir eden şeylere küfrettim de durum, söylendim de durdum, dövündüm de durdum. Sonra baktım ki saate; 2 saate yakın olmuş, geleli. Artık kalkmam gerektiğini farkettim. Bacaklarımdan, kalça kadar her yerimin karıncalandığını, uyuştuğunu farkettim. Bir bitkin, bit bitkin; tükenmişlik anlatamam ki anlatamam. Bilahere, dedim kendi kendime “Allah’ım bu mudur yani, gözünü sevem bana enerji ver kalkayım şu sandalyeden içim geçe geçe nereye kadar? İşim var, gücüm var; bu tükenmişlik de nereden geldi şimdi hem de bu kadar güzel ve de ulvi bir manzaranın karşısında …. Biraz daha istifimi bozmadan oturmaya devam ettim etmesine daha sonraysa allem ettim, kallem ettim bir şekilde kalktım. Kalktım ve eski mooduma geri dönmeye çalıştım. Yürüyerek geldiğim deniz kenarını koşarak terkettim. Hatta deşarj olmak için spor yaparken komik komik hareketler sergileyenler gibi nağralar atarak gittiğim bile söylenebilir. Uzun lafın kısası her şey insanlar için. üzüntüler ve sıkıntılar da. Ancak Allah insana taşıyabilceğinden daha büyük acılar yaşatmasın. Eğer yaşatıyorsa da işte bu zor olan. O yüzden derler ya zaten Allah iyi şans kader kısmet versin diye…
Bu bitkinlik hali bana mobinge uğrayan ve tükenmişlik sendromuna yakalanan işçileri anımsattı. Zira, mobbing davaları da o kadar gündemde ki, bende ekseri bu konuyla ilgili okurlarımdan çeşitli sorular alır oldum.
Mobbingin tanımını hatırlarsak; mevcut gücün ya da pozisyonun kötüye kullanılarak; psikolojik şiddet, baskı, kuşatma, taciz, aşağılama, tehdit vb. şekillerde tecelli eden duygusal bir saldırıdır. Kişinin saygısız ve zararlı bir davranışın hedefi olmasıyla başlayıp; işverenin ima ve alay ile karşısındakinin toplumsal itibarını düşürmeyi de içeren saldırgan bir ortam yaratarak onu işten çıkmaya zorlamasıdır. Yaş, cinsiyet, ırk ayrımı olmaksızın kişiyi iş yaşamından dışlamak amacı ile kasıtlı olarak yapılır. Mobbing uygulayan kişiye “ tacizci ”, mobbinge maruz kalan kişiye ise “ mağdur ” denir.
Mobbinge maruz kalan kişiler gördükleri zararın büyüklüğü ve etkisiyle, işlerini yapamaz duruma gelmektedirler. Konu ile ilgili yapılan araştırmalar göstermiştir ki, en kısa mobbing süresi 6 ay, genelde ortalama süre 15 ay, sürecin kalıcı ağır etkilerinin ortaya çıktığı dönem ise, 29-46 aydır. Hangi işyerlerinde ve hangi kişilerin mobbinge uğradığına bakıldığında araştırmalara göre kâr amacı gütmeyen kuruluşlar, öncelikle sağlık ve eğitim sektöründe yaygın olduğu ve özellikle de üniversitelerde bunun çok daha sıklıkla yaşandığı görülmektedir.Mobbing şu şekillerde görülebilir: Üst konumda yer alanların astlarına yönelik olarak gerçekleştirdikleri psikolojik taciz vakalarıdır. Üstler sahip oldukları kurumsal gücü, astlarını ezerek, onları kurumun dışına iterek kullanması;
İşyerinde psikolojik tacizin fail veya failleri mağdur ile benzer görevlerde ve benzer olanaklara sahip, aynı konumdaki iş arkadaşlarıdırlar. Örneğin; eşit koşullar içinde bulunan çalışanların çekememezliği, rekabet, çıkar çatışması, kişisel hoşnutsuzluklar gibi; ayrıca çalışanın yöneticiye psikolojik şiddet uygulamasıdır. Nadir görülen bir durumdur. Örneğin, çalışanların yöneticiyi kabullenememesi, eski yöneticiye duyulan bağlılık, kıskançlık gibi…
Mobbingin Aşamalarıysa Şu Şekilde Olabilir:
– Çatışmanın çözümlenmeyişi
– Mobbingin başlaması (ruhsal ve fiziksel sağlık etkilenir)
– Mobbingin şiddetlenmesi (performansın düşmesi)
– Mobbingin iyice yoğunlaşması (istirahat, rapor, işe geç kalma)
– Yoğun mobbingin devamı (hastalık işin önüne geçer)
– Hastalık, istifa, uzaklaştırma vs…
Tükenmişlik Sendromu Olmayan Günlere Diyelim….
Saygılarımla
Avukat / Arabulucu Gizem Tan
gizem.tan@dgtanhukuk.com
twitter@avukatgizemtan