“Telaş” “Aşk” “Bağlanma” derken bir ömür geçiyor da haberimiz olmuyor….
Sonra, bir bakıyorsun ki,”sen aşk”sın dediğin seni kendisine deli divane eden, çoktaaan çekip gitmeyi kafasına koymuş da, gitmeyi inat etmiş de, gidiş biletini sana hiç sormadan almış bile…Kalan hep geride kalana oluyor; işte geride kalan da hep daha çok seven oluyor.Yıllanmış nice beraberlikler, evlilikler “şak” diye bitiveriyorsa demek ki var bir şeyler…
Vicdanımı, yüreğimi ve aklımı; ayrılıkları sevmeyen ve boşanmalara karşı duran ruh haliyle yoğurdum bu hale getirdim.Hatta yazdığım roman bile, tutkusundan cayır cayır yanan, ayrılığı kendisine bir türlü yakıştırmayan bir ilişki üzerine. “Seninle bir ömür boyu yola devam edemem; çünkü sen egoistsin, çünkü senin şunun eksin, bana vakit ayırmıyorsun,…..” gibisinden lafları hiç bir ilişkiye yakıştıramadım.
“Çorbanın içine sinek düştü mü, o sineği içinden çekip çıkarsan da; çorbanın devamını içerken miden yine bulanmaya devam ediyor; o yüzden insan vazgeçmeyi de bilmelidir; gidebilmelidir…Önemli olan, o sineği düşürmemektir.” Bu sözü dün bana çok sevdiğim bir kişi söyledi, kulağıma küpe olsun diye…. İleride lazım olabilir diye.. Belki de bir sonraki romanımın konusu olsun diye…
Bir söz, fikri bu kadar mı değiştirir? Kırılan testiyi hangi yapıştırıcı yapıştırabilir? Zorla güzellik olur mu?
Ama; bir yıl önce sorsaydınız o zaman; “Yok hayır!” derdim. “İlişkiler, ne olursa olsun devam etmeli. Terkedilen, gideni engellemeli. Kendini daha çok sevdirmeli, gidişi-ayrılığı engellemeli. Daha çok beraber olunmalı, sevişilmeli, güzel sözler söylenmeli, ayrılık olmasın diye daha çok emek sarf edilmeli, saç süpürge edilmeli…”
Kim bilir belki 30’lu yaşların egoistliği beni de sarmıştır; belki de dün çok sevdiğim kişinin söylediği bu söz…
Romanım “Siyah Telaş”ı, çok kısa süre içerisinde Türkiye genelinde tüm kitapçılarda bulabilirsiniz.
Saygılarımla,
Avukat / Arabulucu Gizem Tan
twitter@avukatgizemtan