İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi) Davası Nedir?

Sevgili Okuyucularım,

Adli tatil çoktan bitti bile.

Yeni adli yıl, duruşmalar ve yoğunluk tekrardan başladı. 🙂

İzale-i Şuyu Davaları ile ilgili aşağıda linkini bıraktığım ofisimin İnstagram hesabından paylaşım yapmıştım; şimdi de blogumda bu davanın özellikleri ile ilgili kısaca bilgi vereceğim.  Daha ayrıntılı açıklamalar için, yine sorularınızı bekliyor olacağım.

İzale-i Şuyu veya ortaklığın giderilmesi davası, paylı veya elbirliği mülkiyetine konu taşınır veya taşınmaz malda ortaklar arasındaki paydaşlığa son vererek kişisel mülkiyete geçişi sağlayan bir dava türüdür.  Nedir paylı mülkiyet?

  • Paylı mülkiyet, birden çok kimsenin bir eşyanın tamamı üzerinde, aynı zamanda ve oranları belirli olmak üzere malik olmalarını ifade eder. Başka bir deyişle, en az iki kişinin aynı sürede bölünmemiş bir eşya üzerindeki mülkiyeti anlamına gelmektedir. Burada önemli olan mülkiyete konu eşyanın bölünmemiş olmasıdır. Paylı mülkiyette paylar haline bölünmüş ve birlikte mülkiyeti ifade eden tek bir mülkiyet söz konusudur. Fiilen bölünmüş ve birbirinden bağımsız mülkiyete konu olmuş eşya üzerinde paylı mülkiyetten söz edilmez. Paylı mülkiyetin en önemli unsurlardan biride pay oranlarının belirlenmiş olmasıdır. Her malik payı oranında hak ve yükümlülüklere sahiptir. Aynı eşya üzerinde farklı mülkiyetlerin kurulması paylı mülkiyeti oluşturmaz, aynı zamanda tek ve birlikte mülkiyet olması gerekir. Paylı mülkiyetten söz edebilmek için önemli bir kıstasta öncelikle mülkiyetin doğmuş olmasıdır. Ortada bir mülkiyet yokken paylı mülkiyetten söz etmek mümkün değildir.

Paylı mülkiyete konu eşya bölünmez ;ancak mülkiyetten doğan bazı hak ve yükümlülükler bölünebilmektedir. Paydaşlar bölünebilen haklar ve yükümlüklere payları oranında sahiptir. Bölünemeyen hak ve yükümlülüklere ise birlikte sahip olurlar.

Peki elbirliğiyle mülkiyet nedir?

  • Gayrimenkul üzerinde birden fazla kişi hak sahibi olduğu, ancak payların belli olmadığı durumlar elbirliği mülkiyeti olarak adlandırılır. Genellikle miras yolu ile kalan gayrimenkullerde yani terekede karşılaşılan bu durum, iştirak halindeki mülkiyet olarak da bilinir. Elbirliği mülkiyeti ile paylı mülkiyet arasındaki fark, elbirliği mülkiyetinde kimin ne kadar oranda hak sahibi olduğunun bilinmemesidir.
  • Elbirliği mülkiyetinde, gayrimenkul üzerinde herhangi bir tasarrufta bulunmak için tüm hak sahiplerinin onayının bulunması gerekir. Çünkü hak sahipleri, gayrimenkulün bir kısmı üzerinde değil tamamı üzerinde söz sahibidir.

Ortaklığın giderilmesi (izale-i şüyu) davasında yetkili mahkeme taşınmaz malın bulunduğu yer mahkemesidir.

Görevli mahkeme ise Sulh Hukuk Mahkemesi’dir.

Ortaklığın giderilmesi davası, çok taraflı ve davanın tüm tarafları için benzer sonuçlar doğuran bir dava çeşididir. Örneğin, izale-i şuyu davası açan davacı yargılama sırasında davadan feragat etse bile, davalılardan herhangi biri davayı takip edeceğini mahkemeye bildirerek davanın sonuçlandırılmasını sağlayabilir.

Ortaklığın giderilmesi (İzale-i Şuyu) iki yöntemle mümkündür:

  • Aynen Taksim Suretiyle İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi): Taşınır veya taşınmaz malın aynen bölünmesidir. Örneğin, değeri eşit iki parçaya bölünebilen bir arsanın ikiye bölünerek paydaşlığın giderilmesi.
  • Satış Suretiyle İzale-i Şuyu (Ortaklığın Giderilmesi): Taşınır veya taşınmaz malın icra yoluyla satılarak bedelinin paydaşlar arasında bölüştürülmesidir.

Ortaklığın giderilmesi davası, menkul veya gayrimenkule ortak olan tüm paydaşlara karşı açılır. Herhangi bir paydaş taşınır veya taşınmaz maldaki ortaklığa son verilerek ortaklığın bitirilmesini talep edebilir. Paydaşlar, kendi aralarında malı nasıl pay edeceklerine dair bir anlaşma yaparak ortaklığa son verebilirler. Anlaşma yoluyla ortaklık sonlandırılamaz ise, paydaşlardan biri diğer tüm paydaşlar aleyhine izale-i şuyu davası açarak dava yoluyla ortaklığın giderilmesini isteyebilir.

Tüm paydaşların ortaklığın giderilmesi davasında yer alması zorunludur. Paydaşlardan birinin ölümü halinde mirasçılık belgesinde ismi geçen tüm mirasçıların davaya dahil edilmesi gerekir. Tüm ortaklar davaya dahil edilmeden davanın sonuçlandırılması mümkün değildir.

Saygılarımla,

Avukat Gizem Tan

instagram hesabı:  avukatgizemtan_dgtanhukuk

 

Sosyal Medyada Paylaş